Türk kahvesi, günlük hayatımızın her alanına yayılmış bir içecek. Kız isteme merasimlerinde, bayramlarda, özel günlerde sıklıkla tüketiliyor.
Peki, kahvenin eskiden “Türk Kahve Töreni” adı ile, özel kıyafetler giyerek bir merasim eşliğinde ikram edildiğini biliyor musunuz?
Türk Kahve Töreni Nedir?
Osmanlı Kahve Töreni olarak da bilinen Türk Kahve Töreni, Osmanlı zamanında yapılan, bugün ise neredeyse unutulmuş bir gelenek.
Kahve sunumu Osmanlı Dönemi’nde bir şölen havasında gerçekleştiriliyordu. Aileler ve devlet büyükleri bu törene oldukça önem veriyordu. Ailelerin maddi durumuna göre bu törenin ihtişamı da artıyor ya da azalıyordu.
Devlet büyükleri ise kahveyi bir protokol içeceği olarak görüyor, bu töreni kültürel bir miras olarak sunuyordu. Sarayda kahve töreni, kahvecibaşı ve çalışanları tarafından gerçekleştiriliyordu.
Tören öncesinde, gümüş takımlarla reçel ya da şerbet gibi tatlı ikramı yapılırdı. Ardından Osmanlı Kahve Töreni gerçekleştirilirdi.
Tören, özel kıyafetler giyen 3 kadın tarafından belirli bir sıra ile gerçekleştiriliyordu. Takip edilmesi gereken adımlar, kurallar ve kullanılması gereken eşyalar vardı.
Bayramlarda, devlet törenlerinde, özel günlerde kahve ikramı yapılacağı zaman yapılan bu merasim, toplamda 15-20 dk kadar sürüyordu.
Türk Kahve Töreni’nde Kullanılan Malzemeler
Bu tören sırasında sitil, zarf, puşide ve fincanların en ihtişamlıları kullanılır. Şimdi, bu törenin nasıl gerçekleştirildiğine geçmeden önce kullanılan malzemelerin detaylarına bakalım.
Sitil Örtüsü
Sitil puşidesi de denilen sitil örtüsü 100-125 cm genişliğinde, büyük, yuvarlak bir örtüdür. Ailenin mevkisine ve varlığına göre şekillenir.
Atlas ya da kadifeden yapılan bu örtü, genelde sim, inci, pul, altın, gümüş ya da elmas işlemelidir. Kahve kültürünün vazgeçilmez bir parçasıdır ve günün önemini gösterir.
Kahve Tepsisi
Kahve tepsisi, kahve bardaklarının ve zarfların olduğu tepsidir. Tepsi içerisinde boş fincanlar öne, zarflar ve tabaklar arkaya gelecek şekilde yerleştirilir.
Tören esnasında bu tepsinin üzeri sitil puşidesi ile kapatılır.
Sitil Takımı
Sitil nedir? Bakır sitil kahve takımı denilen şey, etrafından üç zincirle tutulan bir tepsi içerisindeki kahve güğümüdür. İçine kül ya da köz konan askılı bir mangal ve bunun üzerine oturtulan kahve güğümü olmak üzere iki parçadan oluşur.
Görünümü, kahvehanelerde kullanılan askılı çay tepsisine benzer. Genellikle pirinçten, gümüşten ya da tombaktan (bakırın üzerine özel bir yöntemle yedirilen altın varaktan) yapılır.
Çay tepsilerinden farklı olarak, sitil takımının tepsisi çok küçüktür ve ortası çukurdur. Aynı zamanda tepsiyi tutan, çay tepsisindeki gibi üç demir çubuk değildir. Bunun yerine 3 uzun metal zincir kullanılır.
Sitil tepsisin ortasındaki çukura kahve cezvesi ya da kahve güğümü yerleştirilir.
Sitil takımı, sitil puşidesi ile uyumludur. Eğer kullanılan kahve takımı gümüşse, sitil örtüsü de gümüş işlemeli olur.
Eğer kahve takımı tombaktan yapılmışsa, sitil örtüsü ipek kadifeden olur. Üzeri de değerli mücevherler ile süslenir. Aynı mücevherler fincan zarfının üzerine de konulur.
Kahve Fincanı
Türk Kahve Töreni sırasında kullanılan fincanlar, bugün genellikle Mırra sunumunda gördüğümüz kulpsuz, seramik fincanlara benzer. Kullanılması için fincan zarfına konulması gerekir.
Fincan Zarfı
Kulpsuz kahve fincanının içine oturtulduğu, çoğunlukla ayaklı bir yapıya sahip olan kaptır. Zarfın amacı, içine sıcak kahve konulan fincanın içerken insanın elini yakmaması için ısı yalıtımı sağlamaktır.
Fincan zarfları, pirinç, gümüş, cam, seramik, bakır, altın ya da porselen gibi farklı malzemelerden üretilir. Sitil takımı ile uyumlu olarak elmas, gümüş ya da yakutlarla süslüdür.
Ağız kısımları fincanın ağız kısmından biraz aşağıda olacak şekilde dudak payı bırakılarak yapılır.
Osmanlı Kahve Töreni
Kahve töreni için 3 genç kadın görev alır. Her biri özel giysiler giyer, başlarına özel süslemeler takarlar. Bu kişiler, ikram konusunda bilgili ve deneyimlilerdir.
Gösterişten uzak bu genç kadınlar ilk olarak ellerindeki kahve takımları ile kahvenin sunulacağı misafirlerin önüne gelir ve onlara selam verir.
Bu üç kadından birincisi, elinde sitil örtüsünü ve kahve tepsisini taşır. Kahve tepsisinin üzerinde sitil örtüsü örtülüdür ve kızın elleri de bu örtü tarafından saklanmıştır.
İkincisi, elinde sitil adı verilen kahve takımını taşımakla görevlidir.
Üçüncü kadın ise elinde işli büyük bir mendil taşır. Bu mendil yağlık ya da çevre olarak da bilinir.
Birinci ve üçüncü kadın, aynı anda ortamdaki en yaşlı misafirin önüne gider. İkinci kadın ise arkada onları takip eder.
Ardından üçüncü kadın, kahve tepsisinden bir fincan ve bir zarf alır. Fincanı zarfa oturtur ve bir de tabak alarak onu da yerleştirir.
Sonrasında, ikincinin taşıdığı sitil tepsisinin içerisinden kahve cezvesini ya da güğümü alır ve fincanı doldurur. Zarfın altından ya da tabaktan tutarak kahveyi konuğa ikram eder.
Bu Türk Kahve Töreni, sıra ile tüm konuklara, aynı titizlik ve dikkat gösterilerek uygulanır. Kahveler içildikten sonra birinci kadın tepsiyle fincanları toplar ve misafirlere arkasını dönmeden, geri geri adımlayarak odadan çıkar.